Bir zamanlar, bir orman köyünde yaşlı bir oduncu yaşarmış. Bu oduncunun, yaşlı karısından başka kimsesi yokmuş. Yine bir gün ormanda bambu kesmekle uğraşırken yerden bir bambunun filizlendiğini ve büyüdüğünü görmüş. Merakla bambunun yanına gidince, bambunun tomurcuklanıp açıldığını ve içinden minik bir prenses çıktığını fark etmiş.
Yaşadıkları mahallelerde gitgide alanları daralsa da dansları, şarkıları ve kendilerine özgü stilleriyle hayallerinin peşinde koşan, kendilerine mekânsız krallar diyen gecekondulu gençlerin hikâyesi.
Yaşanmış bir hikâyeden yola çıkılarak beyazperdeye aktarılan film, Türkiye’den Kırgızistan’a farklı sebeplerle giden iki insanın yaşadıkları zorlukları ve bu süreç içinde pekişen dostluklarını anlatıyor.
32. yaş gününün gecesinde, kanlar içinde hastaneye kaldırılan Deniz’in, sıkça geçmişe döndüğü yoğun rehabilitasyon sürecinde, ruhundaki kilitli çekmeceler açılacak. Kız çocuk ve ergen cinselliğinin neresinden tutacağını bilemeyen anne – babanın, kendi kompleksleri arasında kızlarının bedeninde ve ruhunda açtıkları yaralar ortaya çıkacak.
Karısının ortaya koyduğu eserleri sahiplenen Walter Keane, şöhreti yakaladıktan sonra eşi Margaret’i gölgede bırakır. Yaptığı tabloların birisi için bile “Benim tablom” diyemeyen Margaret, kocasına karşı bir savaş vermeye başlar. Büyük Gözler, Margaret’ın bir sanatçı olarak uyanışını, resimleriyle yakaladığı iz bırakan başarısını ve uluslararası üne kavuşmuş eşiyle yaşadığı çalkantılı ilişki sürecini tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor.
Duyduğu bir şarkının peşine düşen Nehir ile şarkıyı yapan Ozan’ın tüm zorluklara rağmen bitirmeyi başaramadıkları aşklarının dokunaklı hikâyesi. Bir şarkıyı beğenirsiniz çünkü onu yazan bir şekilde size dokunmuştur. Nehir’in peşine düştüğü şarkıda ise sonu olmayan bir yol Ozan’a çıkmaktadır. Birinin kararlılığı ile diğerinin gelgitleri arasında sıkışıp kalan ilişkileri, aslında biraz da yetişkinlerin elinde kalan son tatlı masaldır.
Rosie ile Alex çok küçük yaştan beri birliktedir ve sıkı arkadaştır. Aralarında aşk ve sevgili düzeyinde bir yakınlaşma hiç olmamıştır ama bu olmayacakmış anlamına da gelmemektedir...
Öfke ile yoğrulmuş bir toplumda, aşklar, nefretler, intikamlar. Satın alınan şereflerin gölgesinde kanunların çaresiz bıraktığı insanların öfkesi ve tepkisi. Yolsuzluğun ve karmaşanın kol gezdiği bir ülkede, muhteşem düğünler, öç ve ölüm dansları. Garip gelecek size, ancak şaşıracaksınız ve güleceksiniz ağlanacak halimize.
Yakın gelecekte geçen filmde, baskıcı mekanik robotlardan oluşan polis güçleri görev yapmaktadır. Ancak, insanlar onlara karşı koymaya başlar. Bu robot polislerden birisi çalınarak yeni bir program yüklenir ve böylece ilk kez kendisi adına düşünen ve hisseden Chappie adlı robot ortaya çıkar. Ancak, kısa zamanda Chappie düzene ve insanlığa karşı büyük tehdit olarak görülmeye başlar ve yetkililer onu durdurmak için her şeyi göze alırlar.
Amadeo, Madrid’de tam 16 yılını sürgünde geçirmiştir. Aradan geçen bunca zamandan sonra Havana’ya dönen Amadeo bir gün batımında 4 eski arkadaşıyla buluşur. Şafağa kadar konuşacak çok şeyleri vardır. Kübalı edebiyatçı Leonardo Padura’nın dünyaca ünlü romanından uyarlanan filmin yönetmenliğini Altın Palmiye’li sinemacı Laurent Cantet üstleniyor.
Bir grup araştırmacı ölüleri geri getirmeyi başarır ancak Üniversitenin dekanı olayı kapatır. Frank, Zoe ve diğer ekip üyeleri deneyi tekrar uygulamak zorunda kalır. Bu uygulama sırasında bir şeyler ters gider ve Zoe ölür. Deney tekrarlanır. Zoe hayata dönmüştür ama yanlış giden bir şeyler vardır, farklı bir karaktere bürünmüştür. Artık konu birini hayata geri döndürmekten çıkmıştır. Döndürdükleri kişinin gazabından kurtulmaya çalışırlar.
Down sendromlu 14 yaşındaki Soner´in eğitim görebilmesi için köyden büyük kente gelen üç kişilik aile, metropoldeki vahşi yaşamın karşısında ayakta kalabilme mücadelesine girişir.
1990 yılında Bakü´de geçen hikaye Sovyetler Birliği´ne karşı yürütülen özgürlük mücadelesini işliyor. Ocak 1990; Bakü. Sovyet hegemonyasına karşı özgürlük savaşçıları sokaklara dökülür. Bir tarafta, Azerbaycan´ın özgürlüğü için sokağa çıkmış Mehdi, diğer tarafta Sovyetler için çarpışacak kardeşi Necef...
Oyunun açılış gecesinde baş aktör provalar sırasında yaralanır ve yeri doldurulması gerekir. Baş aktrist Lesley’in önerisi ile hasılat garantili Mike Shiner baş aktörlüğe getirilir. Mike sahneye çıkmaya hazırlanırken kız arkadaşı ve oyuncu Laura, kızı ve onun kişisel asistanı Sam ve her şeyi düzenlemeye çalışan eski karısı Sylvia ile uğraşmak zorundadır.
1963 yılında İngiltere’de Cambridge Üniversitesinde öğrenci olan Stephen büyük adımlar atmaktadır ve evren için “basit, etkili bir açıklama” bulmaya kararlıdır. Cambridge’de güzel sanatlar öğrencisi Jane Wilde’a aşık olduğunda kendi dünyası ortaya çıkar. Ama 21 yaşındaki bu sağlıklı, aktif, genç adama dünyasını sarsan bir teşhis konur. Motor nöron hastalığı, uzuvlarını ve bütün yeteneklerini etkileyecektir.
Jules Sezar, Galyalılardan sonsuza dek kurtulmayı aklına koymuştur. Kelt şehrinin hemen yanına kendisi bir alan kurarak, Roma kültürünü cahil gördüğü bu halka empoze etmek ve yeni bir Roman kolonisi kurmak için kolları sıvar. Asteriks ve Oburiks‘in köyünün hemen yanına kurduğu bu yeni yere “Tanrılar Sitesi” adını verir.
Berlinli Türk kızı Esra, iki hayat yaşar. Özel ilişkilerinde kendisini kapana kısılmış hissetmektedir. Dayatılan kurallarla çatışan Esra, bir şeylerin eksik ya da yanlış olduğu hissinden kurtulamamaktadır. Rüyalarında ise arzusu, çocukluğundan beri rüyalarına giren gizemli adamı bulmaktır.
Kahraman, geçimini aile büyükleriden kalan hamamda kese yaparak kazanmaya çalışmaktadır. Oldukça iyi yürekli bir tellak olarak tanınan Kahraman´ın işleri Tuncay yüzünden tehlikeye girer. Varlıklı bir müteahhit olan Tuncay, İstanbul´dan gelmiştir ve Kahraman´ın ekmek kapısı olan hamamı, içinde bulunduğu çarşıyla birlikte yıkmak ister.
Kastamonu´dan İstanbul´a göçen Aşur, inşaat sektöründe dolandırıcılık yaparak geçinen bir adamdır. Aldığı tadilat işlerini yarıda bırakıp paraları da alarak ortadan kaybolur. Aşur, yaşadığı bu şehirden bunaldığı anlarda Kastamonu´dan kendi hemşehrilerinin takıldığı kahveye gider. Bu ziyaretlerden birinde, internet üzerinden kamerayla kendi köyünü izleyebileceği bir platformdan haberdar olur ve uygulamayı açtığında babadan kalma, terk edilmiş evlerinde başka birinin yaşadığını fark eder.
Bahtiyar, koşulları rahat bir kışlada askerlik yapmaktadır. Bir gün çeşme başında gördüğü Mihriban adlı kadına ilk görüşte aşık olur ve onunla evlenmek ister. Mihriban´ın da Bahtiyar´da gönlü vardır, ancak genç kadının tek talibi o değildir. Albay Rıza da Mihriban´ı kendine eş olarak babasından istemeye niyetlidir. Üstelik Mihriban´ın babası da Albay Rıza´ya kızını vermeyi seve seve kabul edecektir. Bunu duyan Bahtiyar, kumandanın üniformasını çalarak kendini Mihriban´ın babasına Albay Bahtiyar olarak tanıtır. Ancak Rıza olay yerine geldiğinde işler iyice karışır ve aynı kadına aşık olan ikili birbirine meydan okur.
SİYAD üyesi deneyimli kalemler vizyonu 5 üzerinden notluyor... Yıldızlı Pekiyi, her hafta sizinle!
James Cameron’ın yönettiği Avatar serisinin üçüncü filmi Avatar: Ateş ve Kül (Avatar: Fire and Ash) için yeni fragman paylaşıldı. Sam Worthington, Zoe Saldaña, Sigourney Weaver, Stephen Lang, Kate Winslet ve Cliff Curtis’in rol aldığı film, Jake (Sam Worthington) ve Neytiri’nin (Zoe Saldaña) ailesinin yaşadıkları kaybın ardından Pandora’daki savaşın büyümesini ve ailenin yolunun agresif bir Na’vi kabilesi olan Kül İnsanları ile kesişmesini konu alıyor. Avatar: Ateş ve Kül, 19 Aralık 2025’te gösterime girecek.
Sinema tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Predator: Badlands adlı filmi hazırlayan yönetmen Dan Trachtenberg, setlere dönmesi için Arnold Schwarzenegger'le görüştüklerini duyurdu. 1987'de efsanevi Major Dutch karakterini canlandıran Schwarzenegger 'in geri dönme fikrine hiç de sıcak baktığı, görüşmeler sırasında oyuncunun karakteri için yeni açılımlar yapılabileceğini, anlatılacak çok fazla hikaye olduğunu söylediği belirtildi.
Ulzii (Battsooj Uurtsaikh), Moğolistan'ın Ulan Batur şehrinin eteklerinde bir yurtta ailesiyle yaşayan bir gençtir. Babası ölmüştür ve annesi iş bulmak yerine alkol almaya yönelmiştir. Bu da kışın soğuğunda evi ısıtmak için genellikle yeterli kömür olmadığı anlamına gelir. Ulzii üç küçük kardeşinden sorumlu hisseder ve para kazanması gerekmektedir. Spor ayakkabılarını satar ve büyük komşusunun et karkaslarını teslim etmesine yardım eder. Ulzii okulda başarılıdır ve öğretmeni onu bir fizik yarışmasına katılmaya teşvik eder; eğer başarılı olursa burs kazanabilecektir.
Amerikan müzik dergisi Ultimate Classic Rock, punk dünyasına dalıp 60'ların sonuyla 70'ler müzik dünyasının en güçlü akımlarından punkın en ünlü aktörlerini inceledi ve 30 şarkılık bir liste hazırladı. Sex Pistols, Clash ile Ramones'ten Green Day ile Blink-182 gruplarına uzanan zaman diliminden şu şarkılar öne çıktı:
Haftanın filmleriyle ilgili sinema eleştirmenleri köşelerinde neler yazdı; nelere dikkat çekti. İşte eleştirilerden özet bölümler: