NAİM DİLMENER'LE GEÇMİŞ ZAMANIN İZİNDE

TÜRLÜ TÜRLÜ SÖZ OLUYOR, KIRIYORLAR KALBİMİZİ

09 Ekim 2022 Pazar 19:31
NAİM DİLMENER'LE GEÇMİŞ ZAMANIN İZİNDE

Gülistan Okan’ı , geçen haftalarda yayımlanan ‘Sevda Karaca’ yazımı yazarken hatırladım. Yani hep bilir ve severdim de, epeydir aklımda değildi, şarkılarını dinlemeyeli çok olmuştu.  ‘Tanımazsın Beni, Aradan Çok Yıllar Geçti’ günlerini yazmak için etrafıma saçtığım Sevda Karaca plaklarını daha henüz raflardaki eski yerlerine yerleştirememişken bir de Gülistan Okan’ın plaklarını çıkarıp koydum yanlarına. 
Neredeyse her dizesi ‘bin şey’ hatırlatan bu şarkıları dinledim de dinledim. Hem çok güldüm, çok eğlendim, hem de hüzünlendim... Gülüp eğlenmem de hüzünlenmem de yalnızca bu şarkılar ya da Gülistan Okan ile ilgili değildi. Elbette onlar sebep oldu, elbette büyük payları vardı bunda ama yalnızca onlar değildi sebep. Buna sebep; belki de 70’lerin son birkaç yılı ve 80’lerin bütün ilk yarısıydı. O gelmiş geçmiş en karışık günlerimiz... Hem içimizde hem dışımızda ‘kıyamet kopuyor’ sandığımız o günler... Gerçi daha sonra ‘sanmak’ la kalmadı iş ve ‘Marmarisli Ressam’ öncülüğünde sahiden de koptu kıyamet ama, doğrusunu söylemek gerekirse, biz de, hepimiz hazırlıksız yakalanmıştık. Öyle olunca; o günlerde kendimizi her türlü ‘masalı sanatçı’ ya, Meral Zeren’ e hatta Meral Gökçe’ ye , Nazan Şoray’ a ve elbette Gülistan Okan’ a  da kaptırmak için bir an bile durmamıştık. Bugünün Sevda Demirel’leri sayabileceğimiz bütün bu ‘camia’,  o günlerin çok fakir günlerine (tek televizyon var, oradan da burunlarını bile gösteremiyor bunlar, ‘magazin’ alıp başını gitmemiş henüz  v.b.)  rağmen  her fırsatta önümüze çıkıp “biz, yalnızca biz varız” demekteydiler. 
İster beğenin ister beğenmeyin; yapacak başka şey de yoktu, ya da vardı da herkesin korkudan ödü patlamaktaydı; bu nedenle hangi ‘Meral’ in gazinoyu daha çabuk doldurduğunu, hangisinin daha ‘sıkı’ müşterileri olduğunu istesek de istemesek de takip etmekte ya da öylesine, kendiliğinden bilmekteydik. Bütün bu neredeyse ‘bir örnek’ takımın içinden Gülistan Okan bir adım öne çıkmayı başardı... Yaptığı plaklar sayesinde... Bu takımın tamamının bir ‘plak’ tutkusu zaten vardı... Hepsi de yaptılar sonunda. Kimisi  Türk Popu’nda çok sık rastlanan bir sonuç olan tek 45’likte kaldı, kimisi (Nazan Şoray gibi) işi LP’lere kadar vardırdı ama hiçbiri Gülistan Okan’ ın plaklarla elde ettiği başarının yanına yaklaşamadı bile. Bunun epeyce nedeni var; ama en önemlileri, Gülistan Okan’ ın sahiden de güzel bir sese sahip olması (aslında biliyorsunuz, bunsuz da olabiliyor)  ve  o ara epeyce talibi olan Selami Şahin’ e sırtını dayaması... Selami Şahin – Gülistan Okan ‘beraberliği’ , epeyce plak çıkardı ortaya. Hepsi de oldukça keyifli, oldukça hoş ve tamam çok piyasa işi ama elden geldiğince yüreklere seslenecek birkaç dizenin de oralara buralara serpiştirildiği plaklardı bunlar. Zaten Selami Şahin hep böyledir... Boydan boya bir Selami Şahin yazısı yazmayı hep istemekteyim, muhtemelen de yazacağım; ama şimdiden şu kadarını söyleyebilirim ki, popüler müziğin en önemli kalelerinden biridir Selami Şahin ve kendine de yapsa, başkasına da verse, hep bir  ‘içtenlik’ hep bir ‘duyarlık’ gözetmiştir şarkılarında. Sanatçının yakın bir zamanda yayımlanmış ‘best of’unun neden memleketi birbirine katmamış olmasına da hep şaşırdım... Ama dediğim gibi, bu ayrı bir davanın konusudur  ve biz gelelim tekrar Gülistan Okan’a.

 

KANIM KAYNADI SANA
Gülistan Okan, henüz Selami Şahin’ e rastlamadan bir 45’lik yapma fırsatı bulur. Bulur bulmasına ama, bu plak Gülistan Okan’ a beklediği ‘ihtişam’ ı getirmez. Sarıkaya’ dan çıkan ‘Karşılıksız Sevenler’ plağını, dönemin ‘arabesk ruhu’na uyan havası da kurtaramamış besbelli. Firma sahibinin bestesine Ülkü Aker söz yazmış ve adam edilsin diye Metin Alkanlı’nın eline verilmiş ama olmamış. Benim gibi ‘korkunç koleksiyoncu’lar dışında da kimseye bir şey ifade etmemiş olmalı. Bu plaktan epey sonra gerçekleşen Selami Şahin – Gülistan Okan karşılaşmasının ilk ürünü ‘Kanım Kaynadı Sana’ adlı plak oldu. ‘Kadim dost’ Meral Zeren’ in yazdığı sözler (plak öyle diyor)  son derece sıradan gözükse de ( ‘içimde bir ateş yanar derinden’ gibi)  Selami Şahin’ in müziği ile gayet uyumluydu ve bu plak iş bilir Norayr Demirci’nin üzerine ekledikleri ile (ki bayağı fazla  şey eklediği söylenebilir)  epeyce ses getirmişti. Gülistan Okan , benzerlerinin arasından bir adım öne çıkmış ve ‘plaklı sanatçı’ olmuştu. Bütün o ‘mağrur duruş’, ‘altın – pırlanta’ ve ‘had safhada ihtişam’ günleri için birkaç plak daha yapması ve LP’ sinin hazırlığına başlaması gerekmektedir. Her kim çözmeye niyetlendiyse, ‘Düğüm düğüm bağlanmışız, çözdürmeyiz çözemezler’ 45’liğini yaptı sonra   Gülistan Okan... Meral Zeren  “o kadar uzun boylu da değil” demiş olmalı ki Halit Çelikoğlu yazmıştı sözleri bu sefer, arabeskin bir başka sağlam kapısı. Yazımızın başlığı da bu şarkıdan zaten: ‘Çözdürmeme ve çözememe’ safhalarında  ortaya çıkmış olan ‘türlü türlü söz’ ler ve ‘kırılan kalp’ ler çok yakışır diye düşündüm böyle bir yazıya. Gülistan Okan’ın bir ya da iki plak  sonrası (evet tam bilmiyorum, herhalde ben ‘bile’ Gülistan Okan’ ı takip etmekten sıkılmış olmalıyım)  'LongPlay’i çıktı. Ama bu sefer Lider Plak’ tan, hala faal olan ve Selami Şahin’ in bayağı yakın (belki de sahibi)  olduğu firmadan. ‘Hoş Geldin’ adlı bu albümün kapağını bir ‘kitsch abidesi’ saymamız (her zamanki abartı payımı hesaba katsanız bile) hiç yanlış olmaz. Bu yazının bir yerinde durmakta olan bu kapakta Gülistan Okan, dönemin en önemli ‘icon’ larından biri olan Noyan Barlas’ a  bir ‘saygı duruşunda’ bulunmuş olmalı... Sözünü ettiğim; ihtişam, altın-pırlanta  ve gurur ile sözünü etmediğim köpek (muhtemelen kürk niyetine) hep birlikteler bu kapakta... 
Tahmin edeceğiniz gibi, sonraları Gülistan Okan da, bir dolu insan gibi yok oldu ortadan. En az benim kadar ‘tutturuk’ arkadaşım Hakan Eren  (eğer beni işletmediyse)  Londra’ da yaşıyor olduğunu söyledi Gülistan Okan’ ın... Herhalde keyfi yerindedir, o insanı neye uğradığını şaşırtan ‘duruş’ mutlaka duruyordur. ‘Türlü türlü olan söz’lerin tatsız bir duruma sebep verip vermediği de kafamı kurcalıyor olmakla beraber, bir Pazar yazısı bu kadar yükü kaldıramayacağı için başka sefere kalsın (ya da hiçbir sefere kalmasın).  


BULURSANIZ KAÇIRMAYIN
Karşılıksız Sevenler - Sarıkaya - 45’lik
Kanım Kaynadı Sana - Emre - 45’lik
Düğüm Düğüm Bağlanmışız -  Emre - 45’lik
Ayrılık Çanları -  Emre - 45’lik
Hoş Geldin – lider - LP

NAİM DİLMENER



Diğer Yazılar