Japonya’da bir hastanede güvenlik görevlisi olan Bei-Er Bao'nun karakterinin hayalinde hep ajan olmak vardır, fakat obezite olduğundan bu hayalini gerçekleştiremez. Bir gün çalıştığı hastaneye bir hasta gelir ve kendisine özel ajan olduğunu söyler. Fakat kendisi de obezitedir. Bunun üzerine güvenlik mesleğini bırakarak ajanlığa bürünür ve Japon mafyasına karşı savaş açarlar.
Türkiye’nin farklı yerlerinden gelip Beyoğlu’nda bohem bir müzik stüdyosunda ortak hayat kurmuş dört genç, saykedelik rock grupları Venus Music Peace Band ile Anadolu turnesine çıkmayı kafaya koyarlar. Ülkede 2013 yazında esen umutlu siyasi rüzgardan ve Anadolu Rock’tan gazlarını alıp, ekipmanlarını 80 model bir vosvosa yüklerler ve yola çıkarlar. Niyetleri iyidir ama müzikleri her zaman kolay değildir. Durdukları her şehirde spontane, halka açık konserler verirken, tüm bakışları üzerilerinde toplarlar. Meraklı teyzeler, şaşkın güvenlik görevlileri, dert yanmaya hevesli taksiciler, radyodaki ana haber bültenleri, seçim sloganları, moteller, televizyondaki tartışma programları, YouTube videoları, dağlar, ovalar ve yollar arasında şehirden şehire savrulan bu dört gencin istikameti gün geçtikçe belirsizleşmektedir.
Kaos, yıkım ve ölüm. Dünya saldırı altında ve artık tek önceliğiniz hayatta kalmaya çalışmak. Alex, tüm bunların ortasında 12 yıl önce ayrıldığı ama asla unutamadığı ilk aşkı ile karşılaşır. Alex, zaman dolmadan geçmişten gelen pişmanlıklarını telafi edebilecek midir?
Dram türündeki "Sokağın Çocukları" filminin yönetmen koltuğunda Faik Ahmet Akıncı oturuyor. Filmin senaryosunu ise yönetmen Akıncı ile Kasım Uçkan kaleme alıyor.
Ali ve Meryem görünüşte sıradan bir ailedir. Meryem’in evlenmeden önce âşık olduğu Ferit’ten bir çocuğu vardır. Ali ikisini de bağrına basmıştır. Ferit’in yıllar sonra dönmesiyle, Ali ikisini de bir güven sınavına sürükler. Acaba Meryem gerçekten onu seçecek midir? Meryem minnet duygusuyla aşk acısı arasında kalırken, Ali’nin kendine güveni sarsılmaya başlar. Ferit’in öldürülmesi aralarındaki güvensizliği iyice körükler. Birbirlerinden şüphelenirler fakat konuşamazlar. Onun yerine eski meselelerle ilgili birbirlerini suçlarlar. Sonuçta kaçacak yer kalmayıp, polis sorgusunda iyice köşeye sıkıştıklarında yine birbirlerine tutunurlar. Suçu saklamanın ortaklığından bir güven zemini yaratıp sınavı geçerler. Artık bir aile olmuşlardır.
Bölgelerini dünyadışı bir güç tarafından işgal edilişini ardından geçen 10 yılından sonra gezegenlerini geri almak için mücadele veren cesur insanları konu alıyor. Muhalifler ve işbirlikçiler arasındaki derin çizgide, Chicago parçalanıyor. Geriye yalnızca korku ve gerilim dolu bir mücadele kalıyor.
Mimar, mühendis ve tekniker olan Murat, Orhan ve Aslı, reddedemeyecekleri bir bedelle, şehre uzak bir köyde restorasyon işi alırlar. Keşif için gittikleri dağ köyündeki eski evde, yıllar önce doğa üstü olayların yaşandığından ve kendilerini nasıl bir tehlikenin beklediğinden habersizdirler. Gecenin ilerleyen saatlerinde ortaya çıkan doğa üstü varlık, onlara en büyük korku ve kabusu yaşatacaktır.
Osman, ana dili Kürtçeyi konuşamayıp anlayan, ikinci dili Türkçeyi de anlayamayıp konuşan birisidir. Bu özelliğinden dolayı zaman içinde iki işi aynı anda yapamaz hâle gelir. Çalışırken müşterilere cevap veremediği gibi arkadaşlarıyla kahve içerken sohbete katılmayı da beceremez. Evlenmek istemesine rağmen bu sorunundan dolayı görüştüğü kadınlarla kalıcı bir ilişki kuramaz. Osman’ın hayatı, bir müşterisinin onu bu takıntıdan kurtarabileceğini söylemesiyle değişmeye başlar.
Halla, sessiz sakin bağımsız bir kadın ile tutkulu bir çevre aktivisti arasında gidip gelen çifte bir yaşam sürmektedir. İçindeki tutkulu, gözü kara kadını dinler ve bir gün gizlice yerel alüminyum endüstrisine savaş açmaya karar verir. Halla’ın eylemleri ses getirmeye başladıkça ise işler onun için çıkmaza girer. En etkili operasyonuna başlamaya hazırlanırken aldığı bir mektupla her şey tersine döner; çocuk evlat edinmek için yaptığı başvuru kabul edilmiştir. Halla, çevre için oynadığı kurtarıcı rolünü anne olmak için terk etmeye hazırlanırken bir yandan da alüminyum endüstrisini derinden yaralayacak son bir saldırı planlamaktadır.
Antalya’nın sayılı zenginlerinden olan Süleyman, çocuklarına oldukça düşkün bir adamdır. Oğlu Tarık’ın kız arkadaşının trajik ölümünün ardından yaşadığı psikolojik travmayla hayatları alt üst olur. Tarık´ın çok zengin bir işadamı olan babası Süleyman, ailesinden habersiz düzenlediği, içinde kızının aşık olduğu adamın da yer aldığı, "Doğruluk mu cesaret mi?" temalı, 100 milyon dolar ödüllü, ucunda ölümün olduğu bir yarışma düzenler. Bu yarışmada dürüst olmaktan başka çıkış yolu yoktur. Babasının düzenlediği yarışmayı öğrenen Aslı, gerçekleri ortaya çıkaracak ve babasıyla yüzleşecektir.
İnanılmaz iyi niyetli ancak biraz da saf olan Lazzaro için genç ve şımarık Tancredi’nin arkadaşlığı her şeyden değerlidir. Biraz da bu yüzden ilk başta oyun gibi gözüken bu ‘adam kaçırma’yı kabul eder. Ancak Tancredi oldukça ciddidir ve birazcık daha ilgi için Lazzaro’yu ve dışa kapalı adeta zamanın durmuş gibi gözüktüğü bu garip köyü ateşe atmaktan çekinmez. Polisler işin içine girince Lazzaro kaçmak zorunda kalır. Tancredi ve diğer köylüler ise boşaltılan köyden şehre akın ederler. Yıllar geçmesine rağmen Lazzaro ilk günkü temizliğini korumaktadır ancak Tancredi’yi aramak için gittiği bu ‘şehir’, onun köyünden çok farklıdır ve O, bu kirli şehir için çok temiz kalır.
SİYAD üyesi deneyimli kalemler vizyonu 5 üzerinden notluyor... Yıldızlı Pekiyi, her hafta sizinle!
James Cameron’ın yönettiği Avatar serisinin üçüncü filmi Avatar: Ateş ve Kül (Avatar: Fire and Ash) için yeni fragman paylaşıldı. Sam Worthington, Zoe Saldaña, Sigourney Weaver, Stephen Lang, Kate Winslet ve Cliff Curtis’in rol aldığı film, Jake (Sam Worthington) ve Neytiri’nin (Zoe Saldaña) ailesinin yaşadıkları kaybın ardından Pandora’daki savaşın büyümesini ve ailenin yolunun agresif bir Na’vi kabilesi olan Kül İnsanları ile kesişmesini konu alıyor. Avatar: Ateş ve Kül, 19 Aralık 2025’te gösterime girecek.
Sinema tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Predator: Badlands adlı filmi hazırlayan yönetmen Dan Trachtenberg, setlere dönmesi için Arnold Schwarzenegger'le görüştüklerini duyurdu. 1987'de efsanevi Major Dutch karakterini canlandıran Schwarzenegger 'in geri dönme fikrine hiç de sıcak baktığı, görüşmeler sırasında oyuncunun karakteri için yeni açılımlar yapılabileceğini, anlatılacak çok fazla hikaye olduğunu söylediği belirtildi.
Ulzii (Battsooj Uurtsaikh), Moğolistan'ın Ulan Batur şehrinin eteklerinde bir yurtta ailesiyle yaşayan bir gençtir. Babası ölmüştür ve annesi iş bulmak yerine alkol almaya yönelmiştir. Bu da kışın soğuğunda evi ısıtmak için genellikle yeterli kömür olmadığı anlamına gelir. Ulzii üç küçük kardeşinden sorumlu hisseder ve para kazanması gerekmektedir. Spor ayakkabılarını satar ve büyük komşusunun et karkaslarını teslim etmesine yardım eder. Ulzii okulda başarılıdır ve öğretmeni onu bir fizik yarışmasına katılmaya teşvik eder; eğer başarılı olursa burs kazanabilecektir.
Amerikan müzik dergisi Ultimate Classic Rock, punk dünyasına dalıp 60'ların sonuyla 70'ler müzik dünyasının en güçlü akımlarından punkın en ünlü aktörlerini inceledi ve 30 şarkılık bir liste hazırladı. Sex Pistols, Clash ile Ramones'ten Green Day ile Blink-182 gruplarına uzanan zaman diliminden şu şarkılar öne çıktı:
Haftanın filmleriyle ilgili sinema eleştirmenleri köşelerinde neler yazdı; nelere dikkat çekti. İşte eleştirilerden özet bölümler: