Norveç dağlarının eteklerinde 4 genç korkunç bir şekilde ölür. Aralarından kurtulan genç bir kadın en yakın yerleşim yerine ulaşmayı başarır. Genç kadını, yolda bulan kişi, onu en yakın hastaneye götürür. Bir süre sonra kendine gelmeye başlayan kadın hastanenin koridorlarında dolaşmaya başlar. Hastanede sanki kimseler yok gibidir. Yoksa kâbus hâlâ sona ermemiş midir?
ABD'ye dünyanın bir çok ülkesinden insan göç etmektedir. Hepsi de Amerikan rüyasının peşindedir. Rus Vladislav ve Macar Joska da aynı hayalle Amerika'ya gelen iki arkadaştır. Kaldıkları binada farklı farklı milletlerden birçok göçmen vardır. İki arkadaş 'yeni dünya'da, Rus-Macar yemeklerinin satılacağı bir restorant açmaya karar verir.
Babası insan, annesi vampir olan Saya, 17 yaşında gibidir ama, aslında 400'ündedir. Hayatta kalabilmesi diğer vampirler gibi kana bağlı olsa da tek amacı vardır: 'Dünyayı vampirlerden temizlemek'. Bunun için samuray becerilerini kullanmaya başlar.
Bir değirmencinin küçük oğluna, sihirli çizmeler giyen ve konuşan, tuhaf bir kedi miras kalır. Kedi, değirmencinin küçük oğlunun Prenses’in kalbini fethedip onunla evlenmesine yardım eder. Prenses’le evlenmek isteyen kötü karakterler ise düğüne mani olmak için ellerinden gelen her şeyi deneyeceklerdir.
Pearson ailesi tatil için Maine şehrine gider. Fakat eve vardıklarında, orada yalnız olmadıklarını fark ederler. Dost bir uzaylı o evi önceden keşfetmiştir, ama yanındaki arkadaşları onun kadar iyi değildir ve evi istilâ etmek istemektedirler. Çocuklar tüm güçleriyle gittikleri evi korumak zorundadır, aksi takdirde yaratıklar onları uzaya gönderecek ve dünyayı ele geçirecektir.
2002 yılında Filistin’in Cenin kentinde Faris’in Ninesi Meryem, yeri geldikçe küçükken başından geçen olayları hatırlayıp torununa anlatmaktadır. Olaylar, yakınlardaki Dir-Yasin köyü halkının, Ayn-Karim köyüne sığınmasıyla gelişmeye başlar. Çünkü Yahudiler o köyde korkunç katliamlar yapmışlardır. Yahudi çetelerinin Ayn Karim köyüne ulaşması üzerine babası, Meryem ve annesini göç kafilesiyle köyden uzaklaştırmak zorunda kalır.
Medine, altmışlı yaşlarına merdiven dayamış dul bir kadındır. Artık birer yetişkin olan çocukları ise hâlâ annelerinden kopamamıştır. Şehsuvar, Bitlis’in tarihi camilerinden birinde imam, Sırrı tütün fabrikasında işçidir. İstanbul’da işleri kötü giden küçük oğlan Harun, bir süre için Bitlis’e gelmiştir. En küçük çocuk Meryem ise ÖSS hazırlık öğrencisidir. Bitlis şehri, tüm bu insanları cendereye almış gibidir.
Doğmamış çocuklarının trajik ölümü Kate ve John’u perişan etmiştir. Hayatlarını normale döndürmek için bir çocuk evlât edinmeye karar verirler. Yöredeki bir yetimhanede gittiklerinde Esther adındaki küçük bir kıza adeta çekildiklerini hissederler, ama Esther göründüğü gibi değildir. Kate, John’a ve diğerlerine Esther’ın sevimli maskesinin ardındaki yüzünü göstermeye çalışır.
Geçimlerini suç mahallerini temizleyerek sağlayan iki kız kardeş, işleri önce yüzlerine bulaştırsalar da bu alanda kendilerine bir isim yapmayı başarırlar. Ancak sorunları, geçmişlerinden gelen bir olayla birleşince Günışığı Temizlik Şirketinin geleceği tehlikeye düşer. Acaba verdiği hiçbir sözü yerine getiremeyen babalarının yardımıyla aile her şeyin üstesinden gelebilecek midir?
Nick ve arkadaşları haftasonunda araba yarışı izlemeye giderler. Nick yarışın yapıldığı stadyumun izleyicilerin üzerine yıkıldığını görür. Bu gördüklerinin birazdan yaşayacakları bir felâket olduğunu farkederek, 12 kişiyi stadyumdan çıkmaya ikna eder ve kazadan kurtulurlar. Ama stadyum kazasından kurtulanları çok daha korkunç kazalar beklemektedir.
Khan Kluay, kayıp babasını bulmak için yolculuğa çıkan genç bir fildir. Bu yolculuğunda dostluk, cesaret ve fedakârlık gibi anlamlı şeyler öğrenir. Yeni keşfettiği kavramların aslında babasının ruhuyla ona geçmiş olduğunu ve içinde var olduğunu fark eder. Birarada yaşamayı öğrendiği insanlarla filler arasındaki ilişkiyi anlar. Khan Kluay’ın maceradan çıkarmış olduğu ders budur.
Tren kendisini almaksızın istasyonu terk ettiği an, mühendis Odd Horten, önünde uzanan geleceğin belirli zaman aralığı ve bilinen istasyonlar olmaksızın geçecek bir yolculuk olduğunu anlamıştır. O’Horten dakik bir demiryolu ağının bir parçası olarak yolculuk ettiği 40 yılın ardından emekli olmaya mecbur edilmiştir. Düzenli ve yalnız geçen hayatı yerini rastgele serüvenlerle ve şaşırtıcı ikilemlerle dolu bir geleceğe bırakmak üzeredir.
Alman işgâli altındaki Fransa’da Shosanna Dreyfus, ailesinin Nazi albayı Hans Landa tarafından katledilmesine tanık olur. Katliamdan kurtulan Shosanna, yeni bir hayata başlar. Öte yandan Teğmen Aldo Raine’in önderliğindeki bir grup Yahudi askeri, önceden belirlenmiş hedeflere yönelik intikam faaliyetlerine başlamıştır. Raine’in intikam timine Alman kadın oyuncu Bridget Von Hammersmark da katılır
Bir grup arkadaş eğlenceli bir tırmanış yapmaya karar verir. Tırmanış rotası kapalı olsa da yollarına devam ederler. Göze aldıkları bu tırmanış, gittikçe daha riskli ve tehlikeli bir hal alır ve kazalar birbirini izler. Yolun kapalı olmasının bir nedeni vardır. Önce Fred kaybolur, ardından hava kararmaya başlar. Yolculuk korkunç bir kâbusa dönüşür.
Modern aileyi ve bencil toplum düzenini yerden yere vuran filmin anti-kahramanı Victor, bir seks bağımlısı. Üstüne üstlük, annesi Ida, Alzheimer hastası. Victor, annesinin hastane masraflarını karşılamak için pahalı lokantalara gidip sonradan para sızdırmak için boğazına yemek kaçmış numarası yapıyor. Victor’un hayatı, annesi için yeni bir tedavi yöntemi öneren doktor Paige’la tanıştığında değişiyor.
Kampa giden genç çift Jenny ve Steve’in romantik haftasonları tatili, bir grup gencin onları rahatsız etmesi sonucu kâbusa dönüşmeye başlar. Çiftin eşyalarını ve sonra da arabalarını çalarak kaçmalarını imkânsız hale getiren gençler, sonrasında Jenny’yi de alıp Steve’i bir kedi-fare oyununun ortasında bırakırlar.
Sara ve Brian çiftinin hayatı, Kate’in lösemi hastası olduğunu öğrendiklerinde sonsuza kadar değişir. Ebeveynlerin tek umudu, yeni bir çocuk daha doğurmaktır. Anna doğduktan sonra kızlar ilgi odağı olur ve tek oğulları Jesse neredeyse unutulur. Tıbbi açıdan özgürlük isteyen Anna 11 yaşına geldiğinde, bir avukat tutarak Kate’in tükenen vücudunu kaderin ellerine teslim edebilecek bir dava açar.
Bulutların üzerindeki yerçekimsiz kentte yaşayan Terra’lılar, çevresel felâketten kaçarak gelen ve gezegenlerini işgâl eden insanları Tanrı gibi karşılarlar. Sadece, cesur bir kız olan Mala mücadeyi sürdürmektedir. Mala işgâlci uzay gemilerinden birinin pilotu Jim’i kurtarır. Dünyalıların işgâli üzerine Mala ile pilot Jim, iki ırkın birlikte var olmasının çaresini bulmak zorundadırlar.
Orta Asya’nın dağlarından, Mısır’ın çöllerine, Paris’in kalabalık caddelerinden, kuzey kutbunun buz örtüsüne kadar her yerde, G. I. Joe olarak bilinen seçkin ajanlardan oluşan ekip, silâh tüccarı Destro ve dünyayı kaosa sürüklemek isteyen gizemli Kobra örgütüyle savaşmak için geleceğin casus teknolojisini ve askeri teçhizatlarını kullanıyor.
Yönetmen Jean Lemire ile günümüz araştırmacıları, bilim adamları ve film yapımcılarından oluşan ekibi, 430 günde, gezegenin geri kalanından izole olmuş, bağlantısını koparmış bir yere, dünyanın sonundaki kıta Antarktika’a doğru yola çıkar. Burada kuralları, penguenler, foklar, balinalar ve albatroslar koymaktadır. İnsanlarsa geçici ziyaretçilerden başka bir şey değildir.
SİYAD üyesi deneyimli kalemler vizyonu 5 üzerinden notluyor... Yıldızlı Pekiyi, her hafta sizinle!
Çekimleri sırasında sette Alex Baldwin'in silahından çıkan kurşunla görüntü yönetmeni Halyna Hutchins’in öldüğü Rusk filminden ilk fragman yayınlandı. Alec Baldwin’in başrolünde yer aldığı western filmi, 2 Mayıs’ta ABD sinemalarında ve dijital platformlarda yayınlanacak.
Sinema tarihinde bugün neler yaşandı? İşte tarihin sayfalarından birkaç önemli not:
Antonio Banderas, ünlü mutfak şefi Anthony Bourdain'in biyografik filminde rol almaya hazırlanıyor. Yedi yıl önce hayatını kaybeden Amerikalı şefin gençliğini Dominic Sessa'nın canlandıracağı filmde Banderas'ın rolü henüz duyurulmadı. Matt Johnson yöneteceği, Tony adlı filmin çekimlerine Mayıs ayının sonunda başlanacak.
Bambaşka karakterde üç kardeş bir gün uzun bir yolculuğa çıkacak olduklarından habersizdirler. Hayat her insana kendi içsel yolculuğu için sınırsız imkanlar tanır ve bu bazen sevdiklerimizin ölümü de olabilir. Üç farklı kardeşin babaları ölür. Bu olayın ardından Hindistan’a yolculuğa çıkarlar. İşte o yolculukta fantastik maceralar beklemektedir onları.
Baba Zula’nın filme yazdığı müzikleri yeterli bulmayan Derviş Zaim, Şenol Filiz-Birol Yayla ikilisinin Bab-ı Esrar albümünden de parçalar alıyor. Hatta bu parçaların sayısı Baba Zula’nınkileri aşıyor. Filiz ile Yayla, istemleri dışında işin içine giriyor açıkçası. 1995 tarihli ikinci albümleri Bab-ı Esrar’daki şarkıların bir bölümünün Tabutta Rövaşata filminde kullanılması albümün tanıtımına önemli katkıda bulunuyor aslında. Özellikle Bab-ı Esrar parçası çok dikkat çekiyor, filmle özdeşleşiyor.
Haftanın filmleriyle ilgili sinema eleştirmenleri köşelerinde neler yazdı; nelere dikkat çekti. İşte eleştirilerden özet bölümler: