Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

01 AĞUSTOS 2014

31 Temmuz 2014 Perşembe 17:56
Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

Yeni haftanın beraberinde getirdiği yeni film sayısı dört. Yüreğinizin iç cebinde saklamanız gereken, unutulmaz iki canlandırma film, ‘Belleville’de Randevu’ ve ‘Sihirbaz’ın yaratıcısı Sylvain Chomet’nin ilk kurmaca uzun metrajı ‘Attila Marcel’ notlarımız arasında. Yaz sezonunun gözünü gişe başarısına dikmiş Walt Disney prodüksiyonlarından biri olan, üç boyutlu bilimkurgu aksiyon ‘Guardians of the Galaxy / Galaksinin Koruyucuları’, 2004 tarihli fikri ve vicdanı hür bağımsız romantik komedi ‘Garden State / Eve Dönüş’ ile anımsayacağınız aktör-yönetmen Zach Braff’ın yine yazıp yönettiği ve başrolü üstlendiği ikinci uzun metrajı ‘Wish I Was Here / Keşke Burada Olsam’ ile Çukurova’da mevsimlik işçilerin yaşamları ve çalışma koşullarını, sekiz yaşındaki bir çocuğun gözünden masalsı bir dille anlatan yerli dram ‘Toprağa Uzanan Eller’, haftanın diğer yenileri. İçinizde yaşayan sinemadan çıkmış insanın elini sakın bırakmayın! Herkese iyi seyirler.

ATTILA MARCEL
2003 tarihli ‘Les Triplettes de Belleville / Belleville’de Randevu’ ve 2010 yapımı ‘L’illusionniste / Sihirbaz’ adlı enfes canlandırmaların usta yönetmeni Sylvain Chomet, ilk kurmaca uzun metrajıyla yeniden yönetmen koltuğunda. Bildik animasyonlarının görsel gücü ve duygu dolu, buna karşılık son derece zeki ve hınzır yaratıcılığını, yeni filminde de kullanmış Chomet. 33. İstanbul Film Festivali’nin ‘Antidepresan’ bölümünde izleyici ile buluşan, hüzün içeren kara komedide, otuzlu yaşlarını süren ama bir yanı hep çocuk kalmış saf Paul’ün öyküsünü izliyoruz. İki tuhaf teyzesiyle yaşıyor Paul. Henüz iki yaşındayken annesiyle babası ölmüş ve o günden bu yana ağzından tek kelime olsun çıkmamış. Konuşmayı reddediyor Paul. Çevresiyle kurduğu tek iletişim, teyzelerinin onu henüz bebekken koltuğuna oturttukları piyano. Tuhaf komşusu Madam Proust hayatına girince, Paul’ün günlük rutini değişiyor biraz olsun. Madam Proust günlerden bir gün, annesiyle babasının aslında nerede olduğunu bildiğini söylüyor genç adama ve çevresindeki hemen her şeyi sorgulayarak varoluşuyla, geçmişine ait sır dolu sorulara, cevaplar arıyor kahramanımız. Gerçeğe yaklaştıkça, hep peşinde koştuğu mutluluğa da ulaşıyor genç adam. Guillaume Gouix’nin başrolü üstlendiği ve baba-oğul iki karakteri canlandırdığı yapımda, Anne Le Ny, çekimlerin ardından hayata veda eden usta aktris Bernadette Lafont, Hélène Vincent ve Fanny Touron, diğer önemli rolleri üstleniyorlar. Filminin satırbaşları, yan değiniler, karakterler ve biçim, Chomet’nin hafızamıza yerleşmiş güçlü canlandırmalarını çağrıştırsa da, genel hatlarıyla bakıldığında, o ‘kalıcı’ etkinin çok gerisinde kalmış bir film buluyoruz karşımızda. Kurmacanın olanaklarını, ‘şık ve naif bir gösteri’ iddiasıyla, belli bir sınıra hapsetmiş sanki Chomet. Beklenti büyük olduğundan, ‘neden yeni bir canlandırma değil de Atilla Marcel?’ sorusunun cevabı, tatmin etmiyor, izlencenin ardından. Yine de şeker şurup bir yaz esintisi denebilir Fransız yapımı için. (2,5 / 5)
MURAT ERŞAHİN



Diğer Yazılar