Bu Kalp Seni Unutur Mu

SEN BENİM ŞARKILARIMSIN...

06 Kasım 2022 Pazar 11:40

Yerli popta sayıları iki elin parmaklarını geçmeyecek kadar az ‘ozanlar’dan biri İlhan Şeşen. Müzikal serüveni hayli eski.

Altmışlar’ın sonunda profesyonel müziğe geçen, İlhan Kavas adıyla dans orkestralarında çalıştıktan sonra konserlerde dönemin ünlü isimlerinden önce sahneye çıkmıştı. 1971’de 45’lik (Kavga/Dua) çıkartan, ancak plakçılara kızıp mesleği avukatlığa dönen ve amatörce çalışmalarını sürdüren biriydi ‘Amca’.

Yeğenleri Şeşen kardeşler 1983’de İstanbul Hodri Meydan Kültür Merkezi’nde konser verirken mekanı işleten Levent Kırca onları dinlemiş, Kadıncıklar müzikaline müzik yazmalarını ve sahnede icra etmelerini istemişti. Yeğenler Bursa’da avukatlık yapan ‘Amca’larını da projeye dahil etmek istemiş, ücret de tatminkar olunca İlhan Şeşen aralarına katılmıştı.

Gökhan’ın bestesi Gündoğarken’in sözleri yaşam felsefelerine çok uyduğundan üçlünün de adı oldu…

Gündoğarken 1984’de yaz boyu Bodrum ‘Mavi Bar’da söylemeye başlamış, özel dinleyicileri oluşmuştu. Orada çalarken kaydettikleri kaset elden ele çoğaltılmış ve çok beğenilmişti. Bu arada, üçlünün Çekirdek Sanatevi konseri de kasete aktarılmıştı…

Grubun profesyonel ilk kaseti Bir Yaz Daha Bitiyor 1986’da doğdu. Yapımcı şirket parçaları 40 beste arasından seçmişti. Gündoğarken adı yerleşsin savıyla parçaların altına üçünün imzasını atmıştı şirket.

Bir Yaz Daha Bitiyor, ‘Akdeniz soundu’ denilen türün o dönemde satabileceği en iyi rakamlara ulaşmıştı. Gündoğarken’in şarkıları albüme dek, yaygın olarak Levent Kırca’nın Kadıncıklar oyununda dinlenmişti. Bu albüm büyük kentlerde grubun tanınmasını sağlıyor; Gündoğarken Bodrum’dan sonra İstanbul’da da iş buluyordu...

Ankara’dan Abim Geldi’yle vitrine çıkıyorlar

Grubun ikinci ve üçüncü albümleri ilgi görmemişti. İnsanlar günden güne grubu tanımaya başlıyordu ama, kasetleri belli bir çevrenin dışına çıkamıyordu.

Levent Kırca’yla tiyatro çalışması sahne deneyimini getirmişti. Bu arada ‘Nota bilmeden çalıyoruz’ gibi moda demeçler vermek yerine Timur Selçuk’tan ve Evlin Bahçeban’dan ders almışlardı. Metin Ersoy’dan da vokalistliğini yapmaları yolunda teklif geliyordu. Sesleri ‘kısa’ olduğundan kabul etmiyorlardı. Söylerken birbirlerine göre seslerini ayarlamaya alışmışlardı…

İkinci kaset Yaz Bulutları 1988’de çıkmıştı. Satış rakamları yine mütevazı düzeydeydi. Üçüncü kaset Bir Günlük Aşk da (1989) aynı şekilde karşılanmıştı…

Ferhan Şensoy’la tiyatro sahnesinde bir araya gelmişlerdi; ardından Eurovision için TRT beste ısmarlamıştı Gündoğarken’e. Resimler Resimler adlı besteyle finalde yarışmışlar, ama kazanamamışlardı. Tirajları yüz binlere vurmasa da Gündoğarken nitelikli parçalarıyla, titiz çalışmalarıyla, yozlaşmaya başlayan ‘Türk Pop Müziği’nde dikkatle izlenmesi gereken grup olmuştu.

Amca İlhan Şeşen ile yeğenler Gökhan ve Burhan Şeşen inandıkları müzikten ödün vermeden, sabırla ilerleyerek, Levent Kırca’nın izlenme rekorları kıran TV dizisi ‘Olacak O Kadar’ın müziklerini yazıp ilk bölümlerde oyuncu olarak da ekranda gözükme operasyonuna doğru büyük bir adım daha atmıştı…

Dördüncü albüm Ankara’dan Abim Geldi, yirmi beş binde çakılı kalmış Gündoğarken satışlarını, pop furyasının daha başlamadığı dönemde, seksen bine fırlatmıştı. Bu başarıda ‘Gibi Gibiyim’ adlı popüler parçanın payı büyüktü.

Ancak, grubun yapıtlarını, lokallerde gitar ve buzukiyle dinleyenler akustik soundla bambaşka yorumlanan bestelerin albümlerde karşılaştıkları düzenlemelerinden hoşnut değildi. Sentetik soundun duyguları zedelediğini iddia ediyordu müzikseverler.

Durumdan başta İlhan Şeşen olmak üzere grup üyeleri de memnun değildi ama, piyasanın düzenine teslim olmuş, fason üretime girmiş düzenlemecilerin elinden ancak bu kadar iş çıkıyordu. Onlara müdahale etmeyi ayıp saydıklarından ortaya hep ‘eksik sound’ çıkmıştı o güne dek. Bol enstrümanlı, fazla öten klavyeler, makine davullar bazı parçaların ruhunu yansıtmak şöyle dursun, duygulara derin darbe vuruyordu…

Şarkıları kurtarma operasyonu

Sonra üç yıllık ayrılık girdi araya ve grup üyelerinden ikisi solo albümler üretti. İlhan Şeşen, ilk solo albümü Aşk Haklı’yı (1995), Burhan Şeşen de Bir Düş Gördüm’ü (1996) yayımladı ama ‘Taş yerinde ağırdır’ sözü bir kez daha kanıtlandı ve Gündoğarken günlerinden alışık oldukları ilgiyi bulamadılar müzik dünyasında.

Ayrılık döneminde üyeler ortak müzik üretmedi ama bir ‘best of’ albüm projesi sürekli gündemdeydi Gündoğarken’de. Yeniden doğuşu destekleyecek farklı bir şey yapılmalıydı. Grup da, adeta kumar oynayarak, kulaklarda yer etmiş bestelerini Türkiye’de yaşayan Yunan müzisyen Nikiforos Metaxas’a emanet ederek, tamamen akustik enstrümanlar kullanarak Mest Of albümüne hayat verdi 1998’de.

İlhan Şeşen’in ‘eski şarkıları kurtarma operasyonu’ diye tanımladığı bu toplama albüm, daha önce Gündoğarken albümlerinde yer almamış Rüzgar adlı parçanın klibiyle grubu alıp listelerin en üst sıralarına taşıdı. Üçlünün müzik dünyasında hak ettiği ilgiyi görmeye başlamasında, onların on yedi yıllık birlikteliğini özetleyen Mest of albümünün payı büyüktü. Daha önce de son derece önemli işler üretmesine karşın, yaptıklarını geniş kitlelere duyuramayan grup için bu albüm adeta bir diriliş anlamı taşıyordu.

Ellerimde Çiçekler ve sonrası...

Ekip, akustik soundun onların şarkılarına ne kadar yakıştığını anlamıştı; yine Metaxas’ın başkanlığında bu kez ekip Büyükada’da kampa çekilip bir köşede birikmiş yeni bestelerin üzerinde çalışmaya başlamıştı. Sonuçta ortaya, yine akustik bir yeni albüm ‘Gündoğarken ‘99’ çıktı. Gerek depremin etkisi, gerekse ilk videoklip olarak seçilmiş parçanın isabetsizliği nedeniyle albüm Mest Of’un ilgisine yaklaşamadı bu yapıt. Ardından İstanbul Atina İstanbul geldi; bu kez çok daha planlı ve hazırlardı. Kısır piyasada bu çalışma büyük bir boşluğu doldurdu ve repertuvardan Ellerimde Çiçekler hit haline geldi…

İlhan Şeşen, bu arada televizyona ve radyoya programlar üretti, filmlerde, TV dizilerinde gözüktü, grupla tiyatro yaptı.

2000’lerin başında ise Gündoğarken’i bir köşeye bırakıp tek başına çalışmayı seçti. İkinci solo albümündeki Neler Oluyor Bize? adlı parçası patlayınca birden yıldızı parladı ve magazin basınının da ‘Amca’sı oldu…

CUMHUR CANBAZOĞLU

 



Diğer Haberler

AHMET SAN KİMİN OĞLU?
AHMET SAN KİMİN OĞLU?
24 Nisan 2024 Çarşamba 21:07

'YENİ BRANDO'
'YENİ BRANDO'
12 Nisan 2024 Cuma 10:53

'BÜYÜK USTA' 75 YAŞINDA
'BÜYÜK USTA' 75 YAŞINDA
29 Mart 2024 Cuma 11:10

‘YÜZÜNÜ BİLMEDİĞİMİZ ÜNLÜ’
‘YÜZÜNÜ BİLMEDİĞİMİZ ÜNLÜ’
20 Mart 2024 Çarşamba 11:56

'BAL MAHMUT'
'BAL MAHMUT'
17 Mart 2024 Pazar 10:56

'ALTIN ÇOCUK' 88 YAŞINDA
'ALTIN ÇOCUK' 88 YAŞINDA
15 Mart 2024 Cuma 13:00