KARAKEDİ PLAK EVİ

Taksim’den Galatasaray’a yürürken solda kalan Hasan Bey Apartmanı (No: 133) girişindeki ilk dükkan. Öğleye doğru açılıyor; gece yarısına doğru kepenk indiriyor.

Üç buçuk metre kare kadar; Vakko ile Tanca’nın bitişiği. 1966’da açılmış. Adı Karakedi Plak Evi. Kurucusu İslam Bey (Nurhat).

Dükkanın sahibi bilinen Hasan Üngör işe 1967’de Mecidiyeköy Lisesi’nde öğrenciyken girmiş ve zamanla Karakedi’ye ortak olmuş.

70’lerde İstanbul’da repertuvarı zengin plakçı sayısı az. Bu nedenle yolu Beyoğlu’na düşene Karakedi’den plak ısmarlanıyor, ya da kenar semtlerdeki gençler hafta sonu grup halinde Beyoğlu’na plak seferine çıkıyor.

Tabii ki ilk durak Karakedi; çünkü çeşidi bol ve yeni çıkanları yakından izliyor. Ayrıca, 45’lik ve longplayleri özel bastırılmış Karakedi zarflarıyla paketleyip satıyor. Hoş hareket o günler için…

Hasan Üngör için müşterinin zevkini keşfetmek satıştan önemli. Muhakkak özel bir plağı olmalı her gelene.

Fitaş pasajındaki Serenad’la rekabette. Pazarı yakından takip ediyor ve en yenileri en taze haliyle raflarda bulundurmak, yelpazeyi geniş tutmak olmazsa olmazı.

Beyoğlu’nda, Taksim’de, Tophane’de okuyan öğrencilerle arası iyi; onlara veresiyesi de var.

Zamanla rafların boyutları değişiyor; plakların yerini kasetler, sonra da CD’ler alıyor.

Bir nevi canlı müzik listesi gibi çalışıyor Karakedi. Ne seviliyorsa gecenin bir saatine kadar onu çalıyor İstiklal Caddesi’ne.

Beyoğlu ve pasajın dışındaki dünya hızla değişirken, mega müzik marketlere kafa tutmayı beceriyor. Bol ışıklı vitrinlerden, modern teknolojiden, cicili bicili satış elemanlarından daha önemli ve değerli deneyim denen şey.

Beyoğlu’nun simgeleri hızla emekliliğe zorlanırken Karakedi düşmeyen son kalelerden. Unutmamalı ve sevgiyle desteklenmeli…

CUMHUR CANBAZOĞLU