´YEŞİL REHBER CEHALETİ TÖRPÜLÜYOR´

Yeşil Rehber sezonun en iddialı filmlerinden biri. Katıldığı birçok festivalden ödülle dönen, ırkçılığa karşı duruşuyla politik olarak da destek bulan yapımın Oscar adaylığı sürpriz yaratmayacak gibi duruyor. Filmin iki başrolünden birini canlandıran, bugüne dek sergilediği parlak performanslara Yeşil Rehber´le bir yenisini ekleyen Viggo Mortensen katıldığı basın toplantısında soruları şöyle yanıtlamış:

- Projeye nasıl dahil oldunuz?
Green Book (Yeşil Rehber) okuduğum en ilginç kitaplardan biriydi diyebilirim rahatlıkla. Nick Vallelonga´nın, babasının anılarına dayanarak yazdığı kitabı ve karakterlerini çok sevmiştim. Teklif gelince hem sevindim , hem de çekindim; çünkü İtalyan değildim ve bu işi şahane kıvırabilecek bir dolu İtalyan asıllı oyuncu vardı Hollywood´da. Sonunda Tony rolünü karikatürize etmeden oynayabileceğime ikna etti beni Vallelonga ailesi. Sürekli yemeğe davet ettiler, saatlerce süren sofralar hazırladılar, cesaretlendirdiler.

- Yeşil Rehber geçmişte yaşansa da güncelliğini koruyan bir öykü. Irkçılık her daim tepemizde.
Film size nasıl düşünmeniz ve hareket etmeniz gerektiğini söylemiyor. Sizi kahramanlarla beraber yolculuğa çıkartarak, güldürerek, ağlatarak bir gerçeği gözler önüne seriyor. Gösterdikleri, tarihin derinliklerinden gelen ve çözülmesi gereken çok önemli gerçekler.

- Bu tip öykülerin nasıl bir misyonu var?
Bu öyküler başkalarının da sizden farklı bir dünyası olduğunu gösterip cehaletinizi törpülüyor. İnsanlık tarihi hep ileri gitmiyor; bazen tökezliyor ya da geri adım atıyor. Bazı liderler de yapılması gerekeni yapmayıp gelişimi baltalıyor; ırkçılık, din farklılıkları, göçmenler sorunu gibi konuları önemsemiyor. Cehalet iktidarda olunca korkunç durumlar yaşanabiliyor. İnsanlar oy vermenin anlamsızlığını tartışıyor sonra da. Bence insanca davranışlar küçücük jestlerle başlayıp büyük bir ormana dönüşebilir. Yeter ki empati kurulsun ve zaman zaman özür dilemenin de erdem olduğu hatırlansın.

- Mahershala Ali ile uyumu nasıl yakaladınız?
Bence oyunculuğun temelinde karşınızdakinin duygusunu yakalamak yatıyor. Ali alçak gönüllü, akıllı ve yardımsever bir oyuncu. Birbirimizin özelliklerini hemen fark edip ona göre paslaştık ve ortaya keyifli bir öykü çıktı. Yoksa iki tipin bir arabanın içindeki diyalogları çok sıkıcı da olabilirdi.

- Bu rol için çok kilo almışsınız.
Evet, 20 kilo kadar şişmanladım. Özellikle benim yaşımdaki biri için kilo almak, vermekten çok daha kolay. Hamburger, piliç kızartma derken gayet zevkli bir dönem geçirdim doğrusu.

- İtalyanca konuştuğunuz bölümleri nasıl hallettiniz ?
Zaten İtalyancayı anlıyorum ve çat pat da konuşuyorum. Yönetmenimiz abartılı, klasik Amerikalı İtalyan istemiyordu. Filmdeki tipim Tony, New York´taki birçok İtalyan göçmen gibi Calabriya kökenli. Vallelonga ailesinin işlettiği lokantada da bunlara sık rastlamak olası. Oraya giderek konuşulanlara kulak kabarttım, onlarla dost oldum. Onlardan bazıları filmde küçük rollerde oynadı ayrıca.