Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

04 MAYIS 2012

03 Mayıs 2012 Perşembe 21:22
Murat Erşahin Sinemadan Çıkmış İnsan

Bu hafta vizyona merhaba diyen yeni film sayısı altı. Notlarımızda ise iki film bulunmakta. Merakla beklenen çizgi roman uyarlaması “Yenilmezler / The Avengers” ile Hatice Aslan’ın başrolü üstlendiği yerli yapım “Vücut”. Malum, İzmir Film Festivali sırasında kaçırdığımız basın gösterileri ve yoğun iş takvimi; notlarımıza yansıdı. Ama Sinemadan Çıkmış İnsan için telafi her zaman mümkün. Haftanın diğer filmlerine gelecek olursak; vizyona nadir giren bir tür, oldukça kıymetli: “Ekümenopolis” adlı belgesel, neoliberal saldırının hedefi olan İstanbul’un yıkımına bütünlüklü bir bakış atıyor. Küçük izleyicileri mutlu edecek iki adet çizgi filmimiz var bu hafta: “Paris’te Çılgın Macera / Un Monstre a Paris” ve “Sevimli Balık Pupi / SeeFood”. İsmail Güneş’in yönettiği “Ateşin Düştüğü Yer” ise haftanın bir başka yerli yapımı. Evet… İyi seyirler dilemeden önce tekrar edelim; neydi? İçinizdeki sinemadan çıkmış insana iyi bakın; çünkü sokak, sinemadan çıkmayanlarla dolu!

YENİLMEZLER
Çizgi roman dünyasındaki savaş, kitlelere yarıyor. Marvel çizgi karakterleri ile DC Comics’in ölümcül rekabeti, 1960’larda ‘fena’ boyutlara ulaştığında, ‘rüya ikili’ Stan Lee ve Jack Kirby, 63’te “Yenilmezler / The Avengers”ı yarattılar. DC’nin ‘Adalet Ligi’ne Marvel’in cevabıydı “Yenilmezler”. ‘Demir Adam / Tony Stark’, ‘Hulk / Bruce Banner’, ‘Kaptan Amerika / Steve Rogers’, ‘Thor / Şimşek Tanrısı’, ‘Şahingöz / Clint Barton’ ve ‘Kara Dul / Natasha Romanoff’… Süper Ajan Nick Fury tarafından bir araya getirilen gözü pek ekip, Thor’un üvey kardeşi olan kötülük timsali Loki’ye ve ordusuna karşı, gezegeni korumak adına; müthiş bir mücadele veriyorlar. Yönetmen koltuğunda ise, senarist kökenli Joss Whedon oturuyor. Öykü ve senaryoda ise Whedon’un ortağı, bir başka yaratıcı kalem olan Zak Penn… Süperkahramanlar, enfes özel efektler, müthiş oyuncu kadrosu, teknoloji, mizah, aksiyon, gerilim, bilimkurgu, üç boyut, IMAX, nefes nefese bir 142 dakika! İzleyici için, özellikle türün ve çizgi romanların hayranları için ‘yüzde yüz mutluluk içeren’ bir şölen olmuş perdedeki! Ancak, türe mesafeliyseniz, ‘keyifli ama gürültülü bir seyirlik’ deyip, noktayı koyarsınız izlediklerinizin ardından. Robert Downey Jr., Mark Ruffalo, Chris Evans, Scarlett Johansson, Jeremy Renner, Samuel L. Jackson, Tom Hiddleston, Chris Hemsworth, Gwyneth Paltrow, Stellan Skarsgård… Beyazperdenin yıldızları, gezegenin kaderiyle oynayan ve sıradan insanın yanında yer alan süperkahramanlar olarak, etten kemikten hayatımıza giriyorlar. Gerçekten akıl almaz teknoloji kullanımı, özellikle ‘demir adam’dan ve ‘Hulk’un öfkeli doğasından yayılan mizah, filmin; sürekli adrenalin pompalayan son sürat aksiyonuna başarıyla yedirilmiş. Sadece ‘mesele’ değilse aradığınız –ki zaten adı üzerinde, vaat ettikleri belli filmin – keyifli seyirler! Ha, şunu söylemeden geçmeyelim yalnız! Bir hayli ‘geyik olacak ama takılıp kalıyor izleyici aklı görüp duyduklarına: Demir Adam, ekip zorlu düşmanı alt edince; ‘şöyle bütün kadro bir döner yeseydik’ diyor finalde. Aklına geliyor sonra insanın; gidiyor bu yenilmezler, dönerciye. Yiyorlar, içiyorlar, fakat Hulk başta, öfke kontrolü sorunu var ya yeşil devde; arıza çıkarıyor dönercide: yok et yanmıştı, yok ayran ekşiydi, yok lavaşı bayattı, yok içinden kıl çıktı, yok turşusu azdı gibisinden; dönerci ustası Remzi emminin tepesi atıyor, tanrı sakınsın; kaptığı gibi döner bıçağını; ‘ben süper kahraman filan anlamam, herkesin kahramanlığı kendine göre, yemişim ‘yenilmezler’i, bir dakika insan olun’ diyerekten dalıveriyor ekibe. Olur olur… Marvel, DC Comics hikâye… Gerçek süperkahramanlar, çocuk çoluk okutup, öğretmen maaşıyla, işçi maaşıyla ay sonunu getirmeye çalışan emekçi memleket insanları işin aslı. Uçmak, konmak, enerji, çekiç, demir giysiler, deri pantolonlar, kalkanlar, oklar, gama ışınları, yeşil devler filan havagazı sonuçta. Herkesin süperkahramanı kendine…

VÜCUT
Geçtiğimiz yıl, 18. Adana Altın Koza Film Festivali’nden ‘En İyi Kadın Oyuncu’ (Hatice Aslan), ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ (Şeyla Halis), ‘Umut Veren Genç Erkek Oyuncu’ (Hakan Kurtaş) ödülleriyle dönen dramı yöneten isim, ilk sinema filmini imzalayan; başarılı reklam yönetmeni Mustafa Nuri. Senaryosu da yönetmene ait olan film, kendinden yaşça epey küçük bir gence aşık olan ve hayatı boyunca tadamadığı güven duygusunu arayan bir porno oyuncusunun dramını öykülüyor. 40’lı yaşlarını süren kadın, o güne dek Almanya’da porno filmler çevirerek geçinmiş. İstanbul’a geri döndüğünde, hayatında değişen bir şeyler olsun istiyor ama… Hatice Aslan’ın ve genç oyuncu Hakan Kurtaş’ın iyi oyunlarına Cengiz Bozkurt’un eşlik ettiği film, değindiği meselenin hakkını tam olarak veremese de, bir nebze de olsa ‘duygu’ geçirmeyi başarıyor perdeden koltuğa. Çaresizliğin nahoş tadını alıyorsunuz az da olsa. Zor meseleye eşlik eden umut ve gerçek; etkileyiciliğin bir yerde kalmasına engel olamıyor.
MURAT ERŞAHİN



Diğer Yazılar